Trabzonspor Divan Yönetim Kurulu üyesi Cafer Hazaroğlu, Koyuncu’nun ailesine yaptığı ziyarette; “Sanatçı Kazım Koyuncu, Trabzonspor’un hep üyesi olarak kalacak” dedi.
Trabzonspor yönetimi kanser nedeniyle genç yaşta hayatını kaybeden Karadenizli sanatçı Kazım Koyuncu’yu onur üyesi yaptı.
Yaşamını yitirmesine rağmen ünlü sanatçının Trabzonspor üyeliği dondurulmadı ve Trabzonspor yaşadıkça, Koyuncu’nun da yaşayacağı belirtildi. Divan Yönetim Kurulu üyesi Cafer Hazaroğlu, Kazım Koyuncu’nun baba evine gitti ve annesi, babası, kardeşi ve ablasına Koyuncu’nun onur kurulu üyeliği belgesini teslim etti. Kazım Koyuncu’nun evindeki Trabzonspor’a ait köşenin ise Trabzonspor tarafından daha anlamlı dizayan edilmesine karar verildi.
Kazım Koyuncu’nun Hopa Sugören Köyündeki duygulu anların yaşandığı evinde Koyuncu’nun annesi Hüsniye, Babası Cavit, kardeşi Hüseyin Koyuncu ve kız kardeşi Canan Erdem Koyuncu, Kazım Koyuncu’nun Trabzonspor Onur Kurulu üyelik belgesini teslim aldı.
Trabzonspor Divan Yönetim Kurulu üyesi Cafer Hazaroğlu; “Kazım Koyuncu, yaşayan bir efsane, onun Trabzonsporluluğu da Trabzonspor’da hep yaşayacak. Defter-i üye kaydı hiç silinmeyecek” dedi..
HABER: Ali Salih SAVAŞAli Salih SAVAŞ
13 Kasım 2010 Cumartesi
KURBAN BAYRAMI NEDENİYLE VALİLİKÇE GENELGE ve KUTLAMA PROGRAMI YAYINLANDI
Kurban Bayramının huzur ve güven içerisinde geçmesi için alınan tedbirlere yönelik Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık imzası ile bir Genelge ve Kutlama Programı yayınlandı.
Genelgede;
“16-17-18-19 Kasım 2010 tarihlerine tekabül eden Kurban Bayramı’nın huzur ve güven içerisinde geçmesi, kamu hizmetlerinde bir aksaklığa neden olunmaması, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını rahatça karşılayabilmesi ve muhtemel dilek ve şikayetlerinin kabul edilebilmesi amacıyla,
1- Bayram öncesi ve bayram süresince İl Jandarma Komutanlığı ile İl Emniyet Müdürlüğü görev bölgeleri itibarıyla huzur planlarını uygulamaya koyacaklar, şehir içi ve şehirlerarası yollarda trafik denetimleri artırılarak etkin bir şekilde uygulanacaktır.
Alo 155-156 telefon hatlarına yapılan müracaatlar süratle değerlendirilecek ve sonuçlarının takibi sağlanacaktır.
2- Belediyeler zabıta hizmetlerini artırarak sürdürecekler, özellikle alış-veriş yerlerindeki denetimleri yoğunlaştırılacaktır.
Belediyelerde nöbetçi memurluklar oluşturulacak, su-kanalizasyon arıza ve bakım ekipleri, itfaiye ekipleri hazır hale getirilecek, günlük çöp toplama işlerine aksatılmadan devam edilecektir.
3- Elektrik ve telefon hizmetlerinde bakım ve arızaların ivedi olarak giderilmesi için ekipler yeteri kadar araç ve teçhizatıyla oluşturulacaktır.
4- İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, Arama Kurtarma Ekipleri hizmete hazır bulundurulacaktır.
5- Hastanelerin acil servisleri takviye edilecektir.
6- Kaymakamlıklar ilçelerinde benzer tertip ve tedbirleri alacaklardır.” denildi. (V.B.)
Trabzon Valiliğince ayrıca, Milletçe huzur ve güven içerisinde 16 Kasım 2010 Salı günü idrak edeceğimiz Kurban Bayramı nedeniyle bir kutlama programı yayınlanmıştır.
Bu kutlama programına göre:
16 Kasım 2010 Salı Günü Saat: 09.00–12.00 Saatleri arasında sırasıyla;
Değirmendere Mahallesindeki 1 Nolu Asri Mezarlık’ta bulunan Şehitliğin ve Mezarlığın ziyareti, Fatih Çocuk Yuvası’ndaki Çocuklarla Bayramlaşma, Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesiindeki Hastalarla Bayramlaşma, İl Emniyet Müdürlüğü Konferans Salonunda Polislerle Bayramlaşma, İl Jandarma Komutanlığında Mehmetçikle Bayramlaşma, Trabzon Huzurevindeki Yaşlılarla Bayramlaşma ve Trabzon Belediyesi Meclis Salonunda Halk ile Bayramlaşma gerçekleştirilecektir. (V.B.)
Genelgede;
“16-17-18-19 Kasım 2010 tarihlerine tekabül eden Kurban Bayramı’nın huzur ve güven içerisinde geçmesi, kamu hizmetlerinde bir aksaklığa neden olunmaması, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını rahatça karşılayabilmesi ve muhtemel dilek ve şikayetlerinin kabul edilebilmesi amacıyla,
1- Bayram öncesi ve bayram süresince İl Jandarma Komutanlığı ile İl Emniyet Müdürlüğü görev bölgeleri itibarıyla huzur planlarını uygulamaya koyacaklar, şehir içi ve şehirlerarası yollarda trafik denetimleri artırılarak etkin bir şekilde uygulanacaktır.
Alo 155-156 telefon hatlarına yapılan müracaatlar süratle değerlendirilecek ve sonuçlarının takibi sağlanacaktır.
2- Belediyeler zabıta hizmetlerini artırarak sürdürecekler, özellikle alış-veriş yerlerindeki denetimleri yoğunlaştırılacaktır.
Belediyelerde nöbetçi memurluklar oluşturulacak, su-kanalizasyon arıza ve bakım ekipleri, itfaiye ekipleri hazır hale getirilecek, günlük çöp toplama işlerine aksatılmadan devam edilecektir.
3- Elektrik ve telefon hizmetlerinde bakım ve arızaların ivedi olarak giderilmesi için ekipler yeteri kadar araç ve teçhizatıyla oluşturulacaktır.
4- İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, Arama Kurtarma Ekipleri hizmete hazır bulundurulacaktır.
5- Hastanelerin acil servisleri takviye edilecektir.
6- Kaymakamlıklar ilçelerinde benzer tertip ve tedbirleri alacaklardır.” denildi. (V.B.)
Trabzon Valiliğince ayrıca, Milletçe huzur ve güven içerisinde 16 Kasım 2010 Salı günü idrak edeceğimiz Kurban Bayramı nedeniyle bir kutlama programı yayınlanmıştır.
Bu kutlama programına göre:
16 Kasım 2010 Salı Günü Saat: 09.00–12.00 Saatleri arasında sırasıyla;
Değirmendere Mahallesindeki 1 Nolu Asri Mezarlık’ta bulunan Şehitliğin ve Mezarlığın ziyareti, Fatih Çocuk Yuvası’ndaki Çocuklarla Bayramlaşma, Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesiindeki Hastalarla Bayramlaşma, İl Emniyet Müdürlüğü Konferans Salonunda Polislerle Bayramlaşma, İl Jandarma Komutanlığında Mehmetçikle Bayramlaşma, Trabzon Huzurevindeki Yaşlılarla Bayramlaşma ve Trabzon Belediyesi Meclis Salonunda Halk ile Bayramlaşma gerçekleştirilecektir. (V.B.)
Azmi Köroğlu, Atatürk ile İlgili Kitabeyi sordu
Trabzon Düzköy İlçesi İl Genel Meclisi üyesi Azmi Köroğlu, ATATÜRK ile ilgili Kitabeyi sordu, Hasan Saka’yı hatırlattı.
Trabzon Düzköy İlçesi İl Genel Meclisi üyesi Azmi Köroğlu, Asım Aykan döreminde Atapark’da Atatürk’ün Trabzon’a ilk gelişinde Trabzonlulara övgü dolu sözlerinin yer aldığı bir yazıt kitabenin yerinden söküldüğünü belirterek;
“Bu ayıbı Trabzon temizlemeli. Ya belediye yeniden bu yazıtı(kitabeyi) bir uygun bir yerde yeniden koymalı ya da biz il genel meclisi olarak, Trabzon’da uygun bir yere koyalım” önerisi getirdi..
HASAN SAKA’YI DA HATIRLATTI
Dünkü meclis toplantısında gündem dışı söz alan Köroğlu, Hasan Saka adının da hala Trabzon’da bir yere verilip yaşatılmadığını belirterek; “(Trabzon eski Milletvekili merhum) Ali Şükrü Bey için bir anıt park var. Olsun, ama Hasan Saka için de olsun” dedi..
ATATÜRK NE DEMİŞTİ...
Atatürk Trabzon’a yaptığı 15 Ekim 1924 tareihindeki ziyaretinde şunları söylemişti;
"Arkadaşlar, beş sene evvel ilk kez Samsun''a ayak bastığım zaman bana kalp kuvveti veren vatandaşlarımın en ön safında Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım.
Sakarya Büyük Meydan Savaş alanında Üçüncü Tümen ile yetişen Trabzon evlatlarının savaş alanında gösterdikleri fedakarlıkların kıymetli hatırası daima dimağımda menkuş olarak kalacaktır. Bu vatan perver halka, o kahraman evlatlara sahip olan bu kıymetli memleketimizi bir Ermenistan çıkış yeri veya hayal edilen Pontus Krallığı ülkesi yapmak istek ve korkutmaları ne uğursuzdu! Şüphesiz o kabuslar sonsuzluğa dek hayal olmuştur.
Efendiler, vatanın bütünlüğünü, özgürlük ve bağımsızlığını sağlayan, milletimizi Cumhuriyet idaresine kavuşturan devrimimiz ekonomik refah ve saadetimizi, medeniyet aleminde layık olduğumuz mevkide sağlayacaktır.
Bu bol verimli, ahalisi zeki, müteşebbis, çalışkan olan Trabzon’umuzu az zamanda içerlere demir yolu ile bağlanmış, güzel bir rıhtım ve limanla donatılmış görmek, en seçkin amacımdır.
Trabzon, Türk toplumunda Cumhuriyetin zengin, kuvvetli, duygulu çok önemli dayanma kaynaklarından biridir. Böyle bir Cumhuriyet şehri gelecekte gereken bütün bayındırlık ve gelişmeye sahip olacaktır.
Sözlerime son verirken, muhterem Trabzonlulara sevgi ve saygılarımın, gösterdikleri samimi duyarlılıktan ötürü teşekkürlerimin iletilmesine aracı olmanızı dilerim."
HABER: Erdoğan TAFLAN
KAFALARA TAKILAN SORU: KİTABE’Yİ KİM KALDIRDI?Trabzon Düzköy İlçesi İl Genel Meclisi üyesi Azmi Köroğlu, Asım Aykan döreminde Atapark’da Atatürk’ün Trabzon’a ilk gelişinde Trabzonlulara övgü dolu sözlerinin yer aldığı bir yazıt kitabenin yerinden söküldüğünü belirterek;
“Bu ayıbı Trabzon temizlemeli. Ya belediye yeniden bu yazıtı(kitabeyi) bir uygun bir yerde yeniden koymalı ya da biz il genel meclisi olarak, Trabzon’da uygun bir yere koyalım” önerisi getirdi..
HASAN SAKA’YI DA HATIRLATTI
Dünkü meclis toplantısında gündem dışı söz alan Köroğlu, Hasan Saka adının da hala Trabzon’da bir yere verilip yaşatılmadığını belirterek; “(Trabzon eski Milletvekili merhum) Ali Şükrü Bey için bir anıt park var. Olsun, ama Hasan Saka için de olsun” dedi..
ATATÜRK NE DEMİŞTİ...
Atatürk Trabzon’a yaptığı 15 Ekim 1924 tareihindeki ziyaretinde şunları söylemişti;
"Arkadaşlar, beş sene evvel ilk kez Samsun''a ayak bastığım zaman bana kalp kuvveti veren vatandaşlarımın en ön safında Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım.
Sakarya Büyük Meydan Savaş alanında Üçüncü Tümen ile yetişen Trabzon evlatlarının savaş alanında gösterdikleri fedakarlıkların kıymetli hatırası daima dimağımda menkuş olarak kalacaktır. Bu vatan perver halka, o kahraman evlatlara sahip olan bu kıymetli memleketimizi bir Ermenistan çıkış yeri veya hayal edilen Pontus Krallığı ülkesi yapmak istek ve korkutmaları ne uğursuzdu! Şüphesiz o kabuslar sonsuzluğa dek hayal olmuştur.
Efendiler, vatanın bütünlüğünü, özgürlük ve bağımsızlığını sağlayan, milletimizi Cumhuriyet idaresine kavuşturan devrimimiz ekonomik refah ve saadetimizi, medeniyet aleminde layık olduğumuz mevkide sağlayacaktır.
Bu bol verimli, ahalisi zeki, müteşebbis, çalışkan olan Trabzon’umuzu az zamanda içerlere demir yolu ile bağlanmış, güzel bir rıhtım ve limanla donatılmış görmek, en seçkin amacımdır.
Trabzon, Türk toplumunda Cumhuriyetin zengin, kuvvetli, duygulu çok önemli dayanma kaynaklarından biridir. Böyle bir Cumhuriyet şehri gelecekte gereken bütün bayındırlık ve gelişmeye sahip olacaktır.
Sözlerime son verirken, muhterem Trabzonlulara sevgi ve saygılarımın, gösterdikleri samimi duyarlılıktan ötürü teşekkürlerimin iletilmesine aracı olmanızı dilerim."
HABER: Erdoğan TAFLAN
Trabzon'a Dünya İkinciliği
“Uluslararası Çocuk ve Güzel Sanatlar ve Uygulamalı Sanatlar Yarışması” resim kategorisinde Dünya 2. liği kazanan Trabzon Gazi Anadolu Lisesi 11. Sınıf öğrencisi Betül Nur Aksoy’a Gümüş Madalyası ve Plaketi verildi.
Okul Müdürü Tevrat Çiçek tarafından Betül Nur Aksoy’a kazandığı madalyası da teslim edilirken, ödül töreninden sonra duygularını ifade eden Aksoy,
“Bundan önce de birçok ödül almıştım. Bunda sadece benim emeğim bulunmamaktadır. Ailemin ve öğretmenlerimin de birçok katkısı bulunmaktadır. Onlara çok teşekkür ederim” dedi.
http://www.ilkhabergazete.com/ - 12.11.2010
Macaristan’ın Zanka kentinde geçtiğimiz ay düzenlenen Uluslararası Çocuk ve Güzel Sanatlar ve Uygulamalı Sanatlar Yarışması’nda resim kategorisinde 2. olarak gümüş madalya kazanan Trabzon Gazi Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Betül Nur Aksoy’a bugün okulunda plaket verildi.Okul Müdürü Tevrat Çiçek tarafından Betül Nur Aksoy’a kazandığı madalyası da teslim edilirken, ödül töreninden sonra duygularını ifade eden Aksoy,
“Bundan önce de birçok ödül almıştım. Bunda sadece benim emeğim bulunmamaktadır. Ailemin ve öğretmenlerimin de birçok katkısı bulunmaktadır. Onlara çok teşekkür ederim” dedi.
http://www.ilkhabergazete.com/ - 12.11.2010
11 Kasım 2010 Perşembe
İki müdür.. İki serzeniş...
Emniyet Müdürü dolandırıcılıktan, Sosyal Hizmetler İl Müdürü de yaşlılara sahip çıkılmamasından dert yandı.
Feridun Boz, telefonla dolandırıcılığın Trabzon’da artış göstermesine Trabzon’un genel konumu ile çeliştiğini belirtirken Sosyal Hizmetler İl Müdürü Selim Çelenk, Trabzon özelinde yaşlılara bakım konusunda ailelerinin duyarsızlığına üzüldüklerini belirtti.
ÇELENK’İN DİKKAT ÇEKTİĞİ SORUN
Sosyal Hizmetler İl Müdürü Selim Çelenk, Trabzon’da bakıma ihtiyacı olan 0-18 yaş çocukların eğitiminde bakımında ve işe yerleştirilmelerinde hedeflenenin başarıldığını belirtti.
Özellikle evlat edinmede Trabzon’un çok istekli olduğunu bu yıl içinde 5 ailenin çocuk evlat edindiğini, 8 ailenin de sırada olduğunu belirten Çelenk yaşlılar ile ilgili olarak ciddi biçimde ilgisizliğe de dikkat çekti. Geçen yıl 160 yaşlı ile huzur evinde hizmet verdiklerini belirten Çelenk bu sayının bu yıl 200’ü bulduğunu belirtti. 5 çocuğun da Üniversite sınavlarını kazandığına dikkat çeken Selim Çelenk , “Maalesef Huzur Evindeki yaşlı sayısının artması ve bunun da yüzde 60’nın Trabzon’dan olması bizi üzüyor” dedi.
BOZ’UN DİKKAT ÇEKTİĞİ SORUN
Trabzon İl Emniyet Müdürü Feridun Boz da özellikle Trabzon gibi bir şehirde her haliyle akıllı girişimci halkın bulunduğu bir ilde telefonla dolandırıcılığın artmasına şaşırdığını belirterek; “Oysa bu oran Trabzon’un karakteristik özelliğine uymuyor. Ben de bu işe şaşırıyorum” dedi.
Mobese Sisteminin daha geniş çevreye yaygınlaştırılması için İl Özel İdaresi’nin katkılarına ihtiyaçları olduğunu belirten Boz, Trabzon’un yaşanabilir iller arasında üst sıralarda, çocuk suçları oranında ise 76. sırada yer almasının önemli bir veri olduğunu belirtti.
Boz, özellikle şehir içi trafiğinde, denetlemeden çok düzenleme yapmak zorunda kaldıklarını belirterek; “Bu da bizim teşkilatın enerjisini tüketiyor” dedi. Boz, mobesenin kendi elemanlarının da kontrolünde işe yaradığını belirterek; “Çift taraflı bir faydası oluyor. Kimi polisin kendisine kaba davrandığını iddia ediyor, mobese ile bu tespit ediliyor. Gerçek ortaya çıkıyor” dedi.
BOZ, UYARDI: “KİMSE KAPATAMAZ”
Trabzon İl Emniyet Müdürü Boz, karakollarda kamera sistemi olduğunu belirterek; “Bu kameraları kimse kapatamaz. Kapattığı anda görevliler suçlu duruma düşer. Bunu da halkımız bilsin” dedi.
HABER: Ali Salih SAVAŞ
Bardakoğlu, görevini Görmez'e devretti
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu görevi bugün bırakarak, görevi yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e devretti.
Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, "Mütevazi olmaya gerek yok, gerçekten kadın hakları konusunda, din anlayışı konusunda, bilgi ve ahlak konusunda, toplumu bütünüyle kucaklama, din, mezhep, meşrep ayrımı yapmadan bir insanı bağrına basma konusunda topluma önemli bir zihniyet değişikliği yaşattık" dedi.
Bardakoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı Toplantı Salonu'nda görevini yeni başkan Prof. Dr. Mehmet Görmez'e devretti.
Ali Bardakoğlu, devir teslim törenindeki konuşmasına, "Anlamlı ve bereketli bir günde davetimize icabet ettiğiniz için hepinize teşekkür ediyorum" diye başladı.
Görev yaptığı 8 yıl boyunca bazı konuları başarmaya çalıştığını belirten Bardakoğlu, şöyle konuştu:
"Mütevazi olmaya gerek yok, gerçekten kadın hakları konusunda, din anlayışı konusunda, bilgi ve ahlak konusunda, toplumu bütünüyle kucaklama, din, mezhep, meşrep ayrımı yapmadan bir insanı bağrına basma konusunda topluma önemli bir zihniyet değişikliği yaşattık.
Bizim 72 milyondan vazgeçebileceğimiz, feda edebileceğimiz bir tek kişi bile yok. İnancı, mezhebi, meşrebi, kılık kıyafeti, bölgesi, etnik kökeni, örfü, adeti, geleneği ne olursa olsun hepsi bizim insanımızdır, biz hepsinin Diyanet İşleri Başkanlığıyız" dedi.
Teşkilat Kanunu'nun uzun zamandır üzerinde çalıştıkları bir konu olduğunu ifade eden Bardakoğlu, kanunun çıkmasında başta, Sait Yazıcıoğlu ile Devlet Bakanları Mehmet Aydın ve Faruk Çelik'in katkıları olduğunu kaydetti.
Bu desteklerle geçen kasım ayında Teşkilat Kanunu'nu işleme koymaya başladıklarını belirten Bardakoğlu, Teşkilat Kanunu'nun olgunlaştığı dönemde, Devlet Bakanı Faruk Çelik ile görüştüğünü ve Çelik'e "artık yönetimde nöbet değişimi zamanının geldiğini" söylediğini anlattı.
Bardakoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Hocam biraz devam edelim demişti. Faruk Çelik, Teşkilat Kanunu geçinceye kadar hiçbir yere kıpırdamamam gerektiğini ama Teşkilat Kanunu çıktıktan sonra yeni yapılanmada bizim talebimizin kabul edileceğini ifade etti. Biz de sağduyu ve metanetle eşimin ve arkadaşlarımın bilgisi dışında görevimize devam ettik. Tabi bu bir nöbettir, değerli Başbakanımızın büyük destekleri oldu ve Teşkilat Kanunumuzun olgunlaştığı dönemde tekrar aynı talebi ilettik. Yani kurumlar da artık insanlara bağlı değildir. Önemli olan sürekli kan tazelemesi yapmak, nöbet değişimi yapmak. Bunun için de yeni dönemde Teşkilat Kanunumuzun öngördüğü yeniden yapılanmada, yeni bir kadronun göreve başlamasının isabetli olacağını ilk defa ben telaffuz ettim. Değerli Bakanım, 'O gün gelsin bir bakalım' dediler.
Ben hazırlığımı 14 Temmuza göre yapmıştım. Fakat araya ramazan girdi, araya yaz programlarımız girdi, üniversitelerde ve diğer illerde verilmiş sözlerimiz vardı. Diyanet İşleri Başkanlığımız söz veriyorsa, o söz yerine getirilecektir. Bu da ramazan ve ramazan sonrasına sarktığı için bugüne kaldı bu mutlu ve hayırlı iş. Geçtiğimiz hafta Adıyaman ve Isparta'da programlarımızı tamamladık. Değerli Bakanımız Faruk Çelik'e 'Bu hafta konuşalım' diye arz ettim. 'Bu hafta olmaz' dedi. Sezmiş olacak ki 'Yok bu hafta olmaz' dedi. Biz pazartesi Bakanımla artık noktayı koyduk. Bunun doğrusu budur. Çünkü Teşkilat Kanunumuz 13 Temmuzda çıktı ve 6 ay içerisinde yeniden yapılanmayı zorunlu kılıyor. Biz temmuzda aslında zihnen başlamıştık bu hazırlıklara. Bugün, sadece şekli olarak bir devir teslim olacaktır. Bizden sonra görevi teslim alacak bilim, adalet ehli Prof. Dr. Mehmet Görmez hocamız ve çalışma arkadaşlarımızın bu bayrağı çok daha ileri noktalara götüreceğine inanıyorum. Bundan hiçbirinizin tereddütü olmasın. Diyanet İşleri Başkanlığının geleneği aynen devam edecektir. İslam hepimizin İslamıdır, Diyanet hepimizin Diyanetidir" dedi.
1959 Gaziantep doğumlu. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. “Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve
Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu” adlı teziyle yaptığı
doktora çalışması, 1996’da Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Ödülü aldı. Kahire Üniversitesi ve İngiltere’de inceleme ve araştırmalar yaptı.
2003 yılında Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı’na atandı.
Kaynak: www.turkiyegazetesi.com.tr - 11 Kasım 2010 Perşembe
Son dönemde özellikle “türban” tartışmalarında yaptığı “siyasiler bize görüş sormasın, kendileri çözsün” sözleriyle gündeme gelen Bardakoğlu’nun yerine Başkan yardımcısı Prof. Görmez’in atanmasına ilişkin kararname Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayılandı.
Bardakoğlu, bugün Diyanet İşleri Başkanlığı Toplantı Salonu'nda görevini yeni başkan Prof. Dr. Mehmet Görmez'e devretti. Ali Bardakoğlu, devir teslim töreninde bir konuşma yaptı. Yeni Başkana cübbeyi kendi elleriyle giydirdi.
Bardakoğlu, bugün Diyanet İşleri Başkanlığı Toplantı Salonu'nda görevini yeni başkan Prof. Dr. Mehmet Görmez'e devretti. Ali Bardakoğlu, devir teslim töreninde bir konuşma yaptı. Yeni Başkana cübbeyi kendi elleriyle giydirdi.
Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, "Mütevazi olmaya gerek yok, gerçekten kadın hakları konusunda, din anlayışı konusunda, bilgi ve ahlak konusunda, toplumu bütünüyle kucaklama, din, mezhep, meşrep ayrımı yapmadan bir insanı bağrına basma konusunda topluma önemli bir zihniyet değişikliği yaşattık" dedi.
Bardakoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı Toplantı Salonu'nda görevini yeni başkan Prof. Dr. Mehmet Görmez'e devretti.
Ali Bardakoğlu, devir teslim törenindeki konuşmasına, "Anlamlı ve bereketli bir günde davetimize icabet ettiğiniz için hepinize teşekkür ediyorum" diye başladı.
Görev yaptığı 8 yıl boyunca bazı konuları başarmaya çalıştığını belirten Bardakoğlu, şöyle konuştu:
"Mütevazi olmaya gerek yok, gerçekten kadın hakları konusunda, din anlayışı konusunda, bilgi ve ahlak konusunda, toplumu bütünüyle kucaklama, din, mezhep, meşrep ayrımı yapmadan bir insanı bağrına basma konusunda topluma önemli bir zihniyet değişikliği yaşattık.
Bizim 72 milyondan vazgeçebileceğimiz, feda edebileceğimiz bir tek kişi bile yok. İnancı, mezhebi, meşrebi, kılık kıyafeti, bölgesi, etnik kökeni, örfü, adeti, geleneği ne olursa olsun hepsi bizim insanımızdır, biz hepsinin Diyanet İşleri Başkanlığıyız" dedi.
Teşkilat Kanunu'nun uzun zamandır üzerinde çalıştıkları bir konu olduğunu ifade eden Bardakoğlu, kanunun çıkmasında başta, Sait Yazıcıoğlu ile Devlet Bakanları Mehmet Aydın ve Faruk Çelik'in katkıları olduğunu kaydetti.
Bu desteklerle geçen kasım ayında Teşkilat Kanunu'nu işleme koymaya başladıklarını belirten Bardakoğlu, Teşkilat Kanunu'nun olgunlaştığı dönemde, Devlet Bakanı Faruk Çelik ile görüştüğünü ve Çelik'e "artık yönetimde nöbet değişimi zamanının geldiğini" söylediğini anlattı.
Bardakoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Hocam biraz devam edelim demişti. Faruk Çelik, Teşkilat Kanunu geçinceye kadar hiçbir yere kıpırdamamam gerektiğini ama Teşkilat Kanunu çıktıktan sonra yeni yapılanmada bizim talebimizin kabul edileceğini ifade etti. Biz de sağduyu ve metanetle eşimin ve arkadaşlarımın bilgisi dışında görevimize devam ettik. Tabi bu bir nöbettir, değerli Başbakanımızın büyük destekleri oldu ve Teşkilat Kanunumuzun olgunlaştığı dönemde tekrar aynı talebi ilettik. Yani kurumlar da artık insanlara bağlı değildir. Önemli olan sürekli kan tazelemesi yapmak, nöbet değişimi yapmak. Bunun için de yeni dönemde Teşkilat Kanunumuzun öngördüğü yeniden yapılanmada, yeni bir kadronun göreve başlamasının isabetli olacağını ilk defa ben telaffuz ettim. Değerli Bakanım, 'O gün gelsin bir bakalım' dediler.
Ben hazırlığımı 14 Temmuza göre yapmıştım. Fakat araya ramazan girdi, araya yaz programlarımız girdi, üniversitelerde ve diğer illerde verilmiş sözlerimiz vardı. Diyanet İşleri Başkanlığımız söz veriyorsa, o söz yerine getirilecektir. Bu da ramazan ve ramazan sonrasına sarktığı için bugüne kaldı bu mutlu ve hayırlı iş. Geçtiğimiz hafta Adıyaman ve Isparta'da programlarımızı tamamladık. Değerli Bakanımız Faruk Çelik'e 'Bu hafta konuşalım' diye arz ettim. 'Bu hafta olmaz' dedi. Sezmiş olacak ki 'Yok bu hafta olmaz' dedi. Biz pazartesi Bakanımla artık noktayı koyduk. Bunun doğrusu budur. Çünkü Teşkilat Kanunumuz 13 Temmuzda çıktı ve 6 ay içerisinde yeniden yapılanmayı zorunlu kılıyor. Biz temmuzda aslında zihnen başlamıştık bu hazırlıklara. Bugün, sadece şekli olarak bir devir teslim olacaktır. Bizden sonra görevi teslim alacak bilim, adalet ehli Prof. Dr. Mehmet Görmez hocamız ve çalışma arkadaşlarımızın bu bayrağı çok daha ileri noktalara götüreceğine inanıyorum. Bundan hiçbirinizin tereddütü olmasın. Diyanet İşleri Başkanlığının geleneği aynen devam edecektir. İslam hepimizin İslamıdır, Diyanet hepimizin Diyanetidir" dedi.
MEHMET SÖNMEZ KİMDİR ?
1959 Gaziantep doğumlu. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. “Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve
Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu” adlı teziyle yaptığı
doktora çalışması, 1996’da Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Ödülü aldı. Kahire Üniversitesi ve İngiltere’de inceleme ve araştırmalar yaptı.
2003 yılında Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı’na atandı.
Kaynak: www.turkiyegazetesi.com.tr - 11 Kasım 2010 Perşembe
10 Kasım 2010 Çarşamba
Trabzonspor’dan, Vali’ye Ev’inde Ziyaret
Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık ve eşi Sema Kızılcık Trabzonspor teknik heyetini ve oyuncularını Valilik konutunda kabul etti.
Teknik Direktör Şenol Güneş, ziyarette Sema Kızılcık’a özel işlemeli fincan takımı hediye etti.
Ziyaretin kendilerini çok memnun ettiğini belirten Bayan Kızılcık, kendisinin Trabzonlu ve Trabzonsporlu olduğunu vurguladı. Bayan Kızılcık, “Bugün sizleri burada görmek çok güzel. Aldığınız galibiyet bizleri son derece mutlu etti. İnşallah başarınız devam eder” dedi.
Teknik Direktör Şenol Güneş, Vali Kızılcık’ın Trabzon’a yaptığı hizmetlerin yanı sıra Trabzonspor’a da önemli katkılar sağladığını söyleyerek kendisine teşekkürlerini sundu.
Teknik Direktör Şenol Güneş, ziyarette Sema Kızılcık’a özel işlemeli fincan takımı hediye etti.
Ziyaretin kendilerini çok memnun ettiğini belirten Bayan Kızılcık, kendisinin Trabzonlu ve Trabzonsporlu olduğunu vurguladı. Bayan Kızılcık, “Bugün sizleri burada görmek çok güzel. Aldığınız galibiyet bizleri son derece mutlu etti. İnşallah başarınız devam eder” dedi.
Teknik Direktör Şenol Güneş, Vali Kızılcık’ın Trabzon’a yaptığı hizmetlerin yanı sıra Trabzonspor’a da önemli katkılar sağladığını söyleyerek kendisine teşekkürlerini sundu.
Vali Kızılcık ise Trabzonspor ile Bursaspor’la oynayacağı müsabakada başarılar diledi. Görüşme sonunda köşk bahçesinde hatıra fotoğrafı çektirildi. (V.B.)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)