1 Aralık 2010 Çarşamba

OP. DR. SEDAT DALBAYRAK AÇIKLADI: “BAŞHEKİM YARDIMCISI DR. BAKKALOĞLU’NUN DURUMU İYİ…”


Ani Olarak Beyin Kanaması Geçiren Ahi Evren Göğüs, Kalp-Damar Cerrahi Hastanesi başhekim Yardımcısı Dr. Metin BAKKALOĞLU

Trabzon Ahi Evren Göğüs Kalp Damar Cerrahi Hastanesi başhekim yardımcısı Dr. Metin Bakkaloğlu’nu ziyaret ederek, sağlık durumu hakkında bilgi aldığımız Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi Klinik Şefi Sedat Dalbayrak, “Hastanın durumu iyiye gidiyor” dedi.


Ani Olarak Beyin Kanaması Geçiren Ahi Evren Göğüs, Kalp-Damar Cerrahi Hastanesi başhekim Yardımcısı Dr. Metin BAKKALOĞLU


Trabzon Ahi Evren Göğüs Kalp Damar Cerrahi Hastanesi başhekim yardımcısı Dr. Metin Bakkaloğlu, dün akşam saatlerinde beyin kanaması geçirmesi nedeniyle acilen Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisince, “Subakut Subdural Hematom” tanısıyla bu sabah Beyin Cerrahi Klinik Şefi Uzm. Op. Dr. Sedat DALBAYRAK ve Beyin Cerrahı Opr. Dr. Murat AYTEN ve ekibi tarafından bugün Saat 08.00’de ameliyata alındı.

Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Klinik Şefi Op. Uzm. Dr. Sedat DALBAYRAK; FOTO: Muhammet YAVRUOĞLU


Trabzon Ahi Evren Göğüs Kalp Damar Cerrahi Hastanesi başhekim yardımcısı Dr. Metin Bakkaloğlu’nu ziyaret ederek, sağlık durumu hakkında bilgi aldığımız Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi Klinik Şefi Dalbayrak, “Hastanın durumu iyiye gidiyor” dedi.



Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Klinik Şefi Op. Uzm. Dr. Sedat DALBAYRAK;
FOTO: Muhammet YAVRUOĞLU

Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi Kilinik Şefi Uzm. Opr. Dr. Sedat DALBAYRAK’dan aldığımız bilgiye göre:

“Sayın Dr. Bakkaloğlu’nun kafasında beyin zarı ile beyin arasında birleşen kanlı su; günler, haftalar içinde yavaş yavaş gelişen bir kanama türü olup, sebebi daha önce geçirilmiş ve hatta hatırlanmayan küçük travmalar, küçük darbeler sonucu veya kan sulandırıcı kullanan yüksek tansiyonlu hastalar, kanama bozukluğu olanlarda görülebilir. Kronik Subakut Subdural Hematom nedeniyle ameliyat edilen hastanın başarılı geçen ameliyatı sonucu durumu iyiye gitmektedir” dedi.

Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi 121 Nolu odada ziyaret ettiğimiz Dr. Bakkaoğlu’nun durumunu iyi gördük. Yatar halde fotoğrafını çekmemize izin verdiler. Ancak, yayınlanmamasını özellikle rica ettiler.

Sayın Dr. Metin Bakkaloğlu’na geçmiş olsun dileklerimizi iletir, Allah’tan acil şifalar dileriz.


Ani Olarak Beyin Kanaması Geçiren Ahi Evren Göğüs, Kalp-Damar Cerrahi Hastanesi
başhekim Yardımcısı Dr. Metin BAKKALOĞLU, Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Recep AKDAĞ ile birlikte görülüyor.


HABER: TRABZON HABER AJANSI

NOT: SUBDURAL HEMATOM: Bir tür beyin kanamasıdır.
Beyni kap¬layan üç zardan biri olan dura mater’in altında kanamanın olmasıdır.

DR. METİN BAKKALOĞLU, ACİLEN AMELİYATA ALINDI


Trabzon Ahi Evren Göğüs Kalp Damar Cerrahi Hastanesi başhekim yardımcısı Dr. Metin Bakkaloğlu, dün akşam (30 Kasım Salı) saatlerinde acilen Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisine kaldırılarak, “Subakut Subdural Hematom” tanısıyla ameliyata alındı.


Trabzon Ahi Evren Göğüs Kalp Damar Cerrahi Hastanesi(GKDCEAH) başhekim yardımcısı Dr.Metin Bakkaloğlu, dün akşam (30 Kasım Salı) saatlerinde aniden rahatsızlanması üzerine acilen Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Burada yapılan tetkiklerde “Subakut Subdural Hematom” teşhisi konularak, Beyin Cerrahisi Servisine yatırıldı.


Başhekim Yardımcısı Dr. Metin Bakkaloğlu, bugün (01 Aralık Çarşamba) Saat 08.00’de Beyin Cerrahı Op. Dr. Murat AYTEN tarafından ameliyata alındı.


Trabzon Ahi Evren GKDCEAH İdaresi tarafından yapılan açıklamada; “Sayın Dr. Metin Bakkaloğlu ve ailesine geçmiş olsun dileklerimizle Acil şifalar diliyoruz” denildi.

Kaynak: TRABZON HABER AJANSI

GENEL YAYIN YÖNETMENİMİZ ASKERE GİTTİ

90/4 Tertip Asker Olarak, Bugün Birliğine Teslim Olmak Üzere Yolcu Ettiğimiz Genel Yayın Yönetmenimiz Mustafa Türkyılmaz, Bir VEDA MESAJI Yayınlayarak; “VATAN’A HİZMET İÇİN GİDİYORUM...” dedi.


Bugün(30.11.2010 Salı) Akçaabat Askerlik Şubesinden askere sevk evraklarını alan 90/4. tertip asker adayları Doğanköy Beldesinden aileler, akrabalar ve arkadaşların katılımı ile Saat 13.00’de Akçaabat Otogarında toplandılar. Otogarda büyük kalabalık birikti.


Askere gidecekler arasında Muzura.Net Genel Yayın Yönetmenimiz Mustafa Türkyılmaz da vardı. Mustafa Türkyılmaz, ailesi, akraba ve arkadaşlarıyla vedalaştıktan sonra sata 13.30’da bir seyahat firmasına ait otobüs ile Çanakkale’deki acemi birliğine hareket etti. Otobuse bininceye kadar soğukkanlılığını koruyan yönetmenimiz, otobüse bindikten sonra son kez kendisini uğurlayanlar arasına indirilince artık daha fazla ağlayanlara dayanamadı ve gözleri buğulandı. Çok duygulu anlar yaşandı. Ve otobüs asker Mustafa’yı da alarak, yola koyuldu. Uğurlar olsun kahraman askerim, genç fidanlarım. Uğurlar olsun Mustafa… Allah’ın izniyle hayırlısı ile gidin, hayırlısı ile gelin… Gönlümüz, aklımız hep sizinle… Vatan sizlere emanet Mustafa… Yolunuz açık, Yüce Allah yardımcınız olsun. Allah’a emanet olunuz can askerlerim.


Evet, Mustafa Türkyılmaz’dan Sevgili izleyicilerimize mesaj var. Şimdiden sizlere özlem duyuyor Mustafa…


“Muzura.Net” Sitemizin Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Türkyılmaz’ın Vatani Görevini yapmak Üzere Askere Gitmesi Nedeniyle yayınladığı VEDA MESAJI…




SEVGİLİ MUZURA.NET ZİYARETÇİLERİ....

Yaklaşık 2 yıldır Muzura.Net’te sizlerleyim. Eee.. Vakit geldi, şimdi vatan borcunu ödeme zamanı. Pek çok arkadaşım gibi ben de 15 aylık vatana hizmet için askere er olarak, gidiyorum. Acemi birliğim; Çanakkale 116. Jandarma Er Eğitim Alay Komutanlığı…


Sitemiz sayesinde çok insan tanıdım, çok kişi de bu arada beni tanımış oldu. Bazen iyi bazen de olumsuz anılar yaşadım. Ama olumlu yanları hep ağırlıktaydı. Ama gerçekten her şey çok güzeldi. Sizler hizmetin en iyisine layıksınız. Eğer sitemiz bugün kurulacak olsaydı, hiç düşünmez yine sizlere hizmet için yine kurardım.


Size hizmet yolunda bana en çok destek olan Arslan Yavruoğlu, Soner Tutkun, Muhammet Yavruoğlu, Özden Atmaca, Celal Atmaca, Belde Muhtarımız Bitti Yazıcı, Mehmet Birinci ve diğer yazar ve çizer büyüklerim ve fedakâr arkadaşlarıma ve siz saygıdeğer vatandaşlarımıza teşekkürü bir borç bilirim.


İnşallah, askerden sağ salim gelir, yine beldeme hizmet etmeye devam ederim. Sizlerle daha çok paylaşacak şeyler var. Fakat sizlerden ayrılığım daha fazla hüzünlü olmasın diye sözü uzatmak istemiyorum.


Ben askerde iken ‘Muzura.Net’ Sitemizi güvenli ellere teslim ediyorum. Haber-Yayın koordinatörümüz Muhammet Yavruoğlu ve Reklam ve Halkla İlişkiler Sorumlumuz Soner Tutkun, sitemizde yazı yazan değerli yazarlarımız ve her zaman olduğu gibi genel haberlerde gönüllü muhabirimiz; Mehmet Birinci ve beldemiz ile ilgili haberlerde ise Baki Sebetçi ve Hasan Sebetçi’nin hizmetlerinin devamını bekliyorum


Değerli büyüklerim, arkadaşlarım ve küçüklerim, beldemin güzel insanları, gurbet kahrını çeken, ta uzaklarda beldeme ve Karadeniz’ime hasret kalan değerli izleyicilerim, “Vatan’a Hizmet İçin Gidiyorum...” lütfen hakkınızı helal ediniz, benim de eğer hakkım varsa hepsi helal olsun. İnşallah askerliğimin bitiminde tekrar buluşuruz.


Sevgi ve Saygılarımla…


Mustafa Türkyılmaz
Muzura.Net Genel Yayın Yönetmeni














90/4. TERTİP ASKERLERİMİZ, BİRLİKLERİNE GİTMEYE BAŞLADI


Akçaabat Doğanköy Beldemizden 90/4. tertip askerlerimiz bugünden itibaren değişik otobüslerle acemi birliklerine hareket etmeye başladı.



Bilindiği üzere Türkiye’de gençler askere giderken her yeri büyük coşku sarar. Hele Karadeniz’de askere uğurlama törenleri daha bir başka olur. Hele de Trabzon’un ilçe ve belde ve köylerinde… Bu amaçla Askerlik Şubesinden sülüslerini alan gençler köy ya da kentlerine koşarlar.


Tabii eskiden Akçaabat Doğanköy beldesinde asker uğurlama törenleri daha bir başka olurdu. Günler öncesinden hazırlıklar başlar. Eş, dost akrabalar ziyaret edilir. Mahalli sanatçıları eşliğinde horon halkaları kurulurdu. Hatta geceleyin bazı evlerde toplanılır, çaylar, kahveleri ıhlamurlar içilirken kemençe eşliğinde oyun halkaları kurulurdu. Askere uğurlamada köy sakinleri seferber olur. Eğlenceler Akçaabat’ın sahil kesimini kaplardı. Her muhit kendi askerini uğurlarken diğer muhitin eğlencelerine takılır, seyre dalardı. Gözyaşlarının oluk oluk aktığı uğurlama törenlerinde dualar, kucaklaşmalar birbirini takip ederdi.



Günümüzde Doğanköy Beldesi Merkez İlköğretim Okulu Avlusunda asker uğurlama törenleri yapılmaktadır. Bu yıl ki, Asker Uğurlama Törenleri DOĞ-DER’in el atmasıyla daha bir başka oldu. Birçok sanatçı çağrıldı. Eş, dost, akrabalarla askerler bu alanda görüşüp kucaklaştı. Yavuklusu olanlar onlara son kez nazar etti. Bundan sonra ev ev gezilip vedalaşıldı. Uğurlamadan önceki gece asker evleri dolup taştı. Helallikler alındı.



Askere uğurlama günü herkes Akçaabat’a doldu. Akçaabat insanlarla doldu, taştı. Herkes askerinin etrafında toplanırken diğer askerleri de yolcu etmeyi unutmadı. Askerler aileleri akrabaları ve arkadaşlarıyla hatıra fotoğrafları çektirdiler. Ve hareket saati yaklaştıkça kalplerde daralma, heyecan ve özlem duyguları kabarmaya başladı. Anneler, yakın akraba hanımlar, yavuklular gizliden gizliye ağlamaya başladı. Asker arabaya binince, göz pınarları taşmaya, sükûnetlerin yerini ağlaşmalar almaya başladı. Bazı askerler ellerde havalara fırlatıldı. Bazılarına şaka olsun diye takılmalar, ağzına yalancı emzikler vermeler oldu. Bir festival havasında askerlerimiz uğurlanmaya başlandı.



Askerlerin aynı saatlerde aynı araçlarda hareket etmeleri daha yararlı olurdu ama her nedense ileri gelenler böyle bir şeyi akıl edemediler.



Bugün vatan hizmet için, askere uğurlanmak yiğit ve genç delikanlılar dimdik ayakta… Hepsi de sorumluluklarının bilincinde… Gururla, iftiharla vatana hizmet etmek için bu görevi yerine getirmeye amade olarak yeni bir hayatın başlangıcının eşiğinde...


Mehmed’im bu bir nöbettir. Sizin büyükleriniz bu görevi yerine getirdi. Şimdi sıra sizde.. Vatan için sınırda nöbet sırası sizde. Artık siz vatanın bağrından çıkan ve her birinizin ortak adı olan Mehmetçik isminin ağırlığını taşıyor ve yaşıyorsunuz. Mehmetçik demek Hz. Muhammed Rasulullah’ın Askeri demek…


Mehmetçiğin makamını şan ve şerefini ölçecek ne bir terazi, ne bir endaze ne bir kıstas, ne de bir mikyas vardır. Allah'ın Rasülü (S.A.V.)'in mukaddes ve mübarek ismine duyduğu hürmet, saygı ve muhabbet yüzünden küçük bir değişiklik ile Muhammed'i Mehmed yapan, böylece İslam ülkelerinden hiç birinin eremediği bir ruh asaletinden, duygu cevherinden gelmektedir.



Bugün askere uğurladığımız gençlerimiz, anne, baba ve emeği geçenleri, tebrik ediyor, Yüce Allah’tan hayırlısı ile gidip vatani görevlerini yapıp, hayırlısı ile teskerelerini alıp gelmelerini diliyoruz.



Şimdi bu kutsal göreve uğurlamak için toplandığımız bu yerde, askerlerimiz için dua edelim. (Kaynak: http://www.vehbiaksit.net/)



ASKER UĞURLAMA DUASI

Ey Kâinatı yoktan var eden, her şeyi emrimize yar eden Ulu Allah’ım!
Lütfün ile bize bahşettiğin bunca nimetlere karşı layıkıyla şükürden aciziz. Bu aczimizin ifadesi ile ellerimizi huzuruna açtık, boynumuzu büktük, yalnız sana ibadete ediyor ve yalnız Sen'den yardım diliyoruz. Dualarımızı kabul eyle Ya Rabbi!


Ey bütün dertlere şifa bahşeden Rabb’imiz! Hasta gönüllerimizi iyileştir, dertli kullarına deva, hasta kullarına şifalar ihsan eyle Ya Rabbi! Bütün işlerimizin akıbetini hayırlı eyle. Bize dünyada ve ahirette iyilik ve güzellikler ver. Bizleri cehennem azabından koru Ya Rabbi!


Ya ilah-el alemin! Korkmayan kalpten, işitilmeyen ve kabul olmayan duadan, doymayan nefisten ve fayda vermeyen ilimden sana sığınırız. Ölümün şiddetinden ve sıkıntısından, cehennem ve kabir azabından, gevşeklik ve ihtiyarlıktan, zenginliğin ve fakirliğin fitnesinden Sana sığınırız. Bütün hata ve günahlarımızı yıkayarak, arınmış bir kul olarak huzuruna çıkmayı bizlere nasip eyle Ya Rabbi! Aç gözlülükten, dünyaya meyletmekten, uzun ömür peşinde koşmaktan bizleri muhafaza buyur Ya Rabbi!


Ya Rabbi! Şu anda huzurunda büyük bir ümitle sana el açan, vatanına, milletine hizmet için, vatanına kurban olsun diye eline kına yakılan yiğitlerin, Mehmetçiklerin, annelerin, babaların, kardeşlerin, eşlerin, çocukların, akrabaların, komşuların yapmış oldukları duaları kabul eyle, kalplerindeki güzel ve halis istekleri Sen makbul eyle.


Hep birlikte, büyük bir coşkuyla askere uğurladığımız evlatlarımızı, vatanına, milletine bağlı olarak yetişmelerini ve sağ salim olarak yurtlarına dönmelerini nasip eyle...


Askerlerimizin istikballerini parlak, kıyamet gününde yüzlerini ak eyle Ya Rabbi! Halk içinde imanlarıyla itibarlı, millet ve memleketimize faydalı olmalarını müyesser eyle Ya Rabbi!


Ey Rabb’imiz! Dinimizi, Kur'an'ımızı, ırzımızı, namusumuzu, iffetimizi, şerefimizi, ordumuzu, yurdumuzu muhafaza eyle. Memleketimize göz diken düşmanlara ve memleketin kötülüğüne çalışanlara fırsat verme Ya Rabbi!


Dinimize yardım edenleri iki cihanda aziz eyle, her türlü hizmetlerinde muvaffak eyle Ya Rabbi! Senin yolundan, Kur'an yolundan, İslam'ın yolundan bizleri ayırma Ya Rabbi!


Bu aziz vatanı korumak, İslam'ın sancağını dalgalandırmak için cepheden cepheye koşan ve bu uğurda canını feda eden bütün şehitlerimizin ruhunu şad, mekanlarını cennet eyle Ya Rabbi!...


Bugün burada, canı, gözü gibi büyüttüğü fidan gibi delikanlıları, genç yiğitleri yetiştiren ve onurla, iftiharla, dualarla başı dik, alnı açık, gururla, göğsünü gere gere askere uğurlayan annelerin, babaların, emeği geçenlerin kalplerinden geçen duaları da kabul eyle.


Allah’ım! Askerlerimizin askerliğini mübarek, yollarını açık eyle. Askerlerimize güle güle gitmeyi, güle güle gelmeyi nasip kıl Ya Rabb’im. Onları senin varlığına, birliğine emanet ediyoruz. Dualarımızı kabul buyur, Ey Kimsesizlerin Kimsesi, Ey Çaresizlerin Çaresi Allah’ım. AMİN…




TRABZON HABER AJANSI-30.11.2010


























FOTOĞRAFLAR: Muhammet YAVRUOĞLU

Orta Doğu Amme İdaresi’nin Uzman Ekibi, İl Özel İdareleri’ni Ele Aldı

Daha üretken, Daha hızlı, Daha pratik İl Özel İdaresi için Orta Doğu Amme İdaresi’nin Uzman Ekibi çalışmalarına başladı.



7 kişiden oluşan uzman bir kadro İl Özel İdarelerinin mevcut yapısının değiştirilerek, daha çok yerelleşmesi ile ilgili çalışmalarına Trabzon’dan başladı. Orta Doğu Amme İdaresi’nin himayesindeki projede uzman ekip ilk bilgileri de Trabzon Meclis Başkanı Haydar Revi’den aldı..


Türkiye Orta Doğu Amme İdaresi Başkanlığı, yeni bir yasal statü ile il özel idarelerinin daha yerel bir mantıkla yeniden teşkilatlanması, il genel meclislerinin yetki ve sorumluluklarının genişletilmesi, mevcut sistemin aksayan yönleri konusunda araştırma yapmaya başladı.


AÜ’si Siyasal Bilgiler Fakültesinden Prof Dr Birgül Ayman Güler, Doç. Dr. Argun Akdoğon, Doç. Dr. Aslı Akay, Yrd Doç Dr Koray Karasu, Yrd. Doç.
Dr. Sonay Özuğurlu, Dr. Barış Övgün, Uzm. Nejla Kılınç’dan oluşan ekip Trabzon İl Genel Meclisi Başkanı Haydar Revi ile bir görüşme yaptı. Revi, il genel meclislerinin stratejik ve coğrafi konumlarına göre, farklı yetkiler ile donatılması gerektiğini belirtirken özellikle illerin ve bölgelerin yer altı ve yer üstü kaynaklarından faydalanmada il özel idaresi bütçelerine pay ayrılması gerektiğini vurguladı. Revi, buna örnek olarak HES’leri gösterdi. Irmakların kullanılmasında il özel idarelerinin elektrik üretiminden pay almalarının mutlaka yasal bir statüye kavuşturulması gerektiğini de vurguladı.

Uzman kadro, il özel idarelerinin gelişen ihtiyaçlara göre bir teşkilat yapısının ortaya çıkması konusunda çalışmalar yapıyor. İl Özel İdarelerinde seçilmişler ile atanmışlar arasındaki yetki karmaşasının da nasıl çözüleceği yönünde bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Projenin başkanı Prof. Dr. Birgül Ayman Güler, özellikle yerelleşmenin il genel meclislerinden başladığına dikkat çekerek, ülkeyi yönetenlerin bu anlamda yetkilerini yerel yönetimlere devretmesinde kararlı ve cesur olmaları gerektiğini vurguladı…


HABER-FOTO: Erdoğan TAFLAN

29 Kasım 2010 Pazartesi

Mavi Yemiş (Likapa) Yetiştiriciliği Yaygınlaşıyor


Doğu Karadeniz Bölgesi’nde rakımı 300 metrenin üstündeki yüksek bölgelerde kendiliğinden yetişen yaban mersini, likapa, ligarpa, lifos, kaskanaka, ayı üzümü ve çoban üzümü gibi birçok isim ile anılan, Latince ismi ‘Vaccinium’ olarak bilinen meyve Türk Dil Kurumu tarafından Mavi Yemiş olarak adlandırıldı.

Rize’de bir süre önce kültürlü olarak yetiştiriciliğine başlanılan maviyemiş üretimi; Rize Üniversitesi, Rize Tarım İl Müdürlüğü, Rize Ziraat Odası ve Rize’de kurulan Likapa Derneği’nin başlatmış olduğu çalışmalar ile yaygınlaştırılıyor. Rize’nin İkizdere İlçesi’nde geçtiğimiz yıl Likapa Derneği’nin öncülüğünde oluşturulan uygulama bahçesinde 6 ton kültürlü mavi yemiş üretildi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Rize Ziraat Odası Başkanı Nevzat Paliç,
“Gelişmiş ülkelerde büyük önem taşıyan bu meyve ilaç sanayisinde olduğu gibi kozmetik sanayisinde de önemli bir yere sahiptir. Rize’de üretimi her geçen gün artmaktadır. Geçtiğimiz yıl il genelinde 10 ton civarında üretildiğini tahmin ediyoruz. Rize Ziraat Odası olarak üretimi arttırmak için önümüzdeki günlerde 168 muhtarlığa 2 bin 300 adet maviyemiş fidanı dağıtacağız” dedi.

MAVİYEMİŞ BİLİMSEL OLARAK İNCELENİYOR

Rize’de maviyemiş üretimi Rize Üniversitesi tarafından da destekleniyor. Rize Üniversitesi Pazar Meslek Yüksek Okulu’nda fidan üretimi için çalışmalar sürerken, Rize Üniversitesi bünyesinde Sütlüce Köyü’nde faaliyete sokulan Maviyemiş Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde ürünle ilgili bilimsel çalışmalar yürütülüyor.

Rize Üniversitesi Pazar Meslek Yüksek Okulu Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Akbulut, maviyemiş üretimine dünyanın ilgisinin her geçen gün artığını belirterek, “Vaccinium olarak bilinen bu meyvenin 143 türü bulunuyor. Bölgemizde bu türlerden adi yaban mersini, bataklık yaban mersini ve kültürlü olarak kabul edileni üretilmektedir. Dünyada ilgi gören bu meyveyle ilgili 1977 yılı ile 2009 yılları arasında üçü ABD’de olmak üzere toplam 9 sempozyum düzenlenmiş.

Bizim bölgemizde bulunan türlerden dünyada yılda ortalama 350 bin ton üretiliyor. Üretimde 200 bin ton ile ABD ilk sırayı alırken 94 bin ton ile Kanada ikinci sırada yer almaktadır. Dünyada üretim yoğunluğu açısında diğer bölgeler; Baltık bölgesi, Türkiye ve Japonya’dır. Bitki direnajı yüksek ve asitli toprağı sevdiği için üretiminde bölgemiz son derece elverişlidir” dedi.



VİTANİM DEPOSU

Maviyemiş; yaşlanmanın yavaşlatılması, hafıza ve beyin hastalığı, Alzheimer, kanser, böbrek sorunları, antioksidanlar, yakın ve uzak görme bozuklukları gibi birçok sağlık problemine iyi geliyor. İlaç sanayisinde kullanılan meyve ayrıca sabun ve vücut losyonu yapımında da tüketiliyor. Meyve yüksek miktarda A, C, E vitaminleri, demir, betakaroten ve lif içeriyor. Antioksidan sıralamasında; Brokoli, çilek, ve domates maviyemişten sonra geliyor.

www.61haber.com - 27.11.2010

TBMM Kanser Araştırma Komisyonu Araştırmasına Göre: “Çernobil” Masum


TBMM Kanser Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Gümüşhane Milletvekili Kemalettin Aydın “Kanserde Çernobil'e takılıp, diğer zararlı etkenleri unuttuk” dedi.


TBMM Kanser Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Gümüşhane Milletvekili Kemalettin Aydın, Çernobil faciasının Doğu Karadeniz bölgesinde kanser vakalarını artırdığına dair bir emareye rastlanmadığını tespit ettiklerini bildirerek, ''Çünkü buradaki tüm vakalar; Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi aynı benzerlikte'' dedi.

Kemalettin Aydın başkanlığındaki komisyon üyeleri, Trabzon'daki ilk ziyaretlerini Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyo Onkoloji Bölümü'ne yaptı. Buradaki tıbbi cihazları inceleyen üyeler, başhekim Ekrem Algül ile diğer yetkili personelden bilgi aldı.

Buradan Trabzon Valiliğine geçen komisyon üyelerine, toplantı salonunda İl Sağlık Müdürlüğü yetkililerince il genelindeki kanser vakalarıyla ilgili brifing verildi.

Komisyon Başkanı Aydın, bilgilendirme öncesi yaptığı açıklamada, Çernobil faciasının ardından Doğu Karadeniz'de kanser vakalarında artış olup olmadığını tespit etmek, maden ocaklarının insan ve çevre sağlığına etkisini belirlemek üzere bilim insanları, sivil toplum örgütleri temsilcileri ve halktan konuyla ilgili bilgi almak adına 3 gündür bölgede olduklarını hatırlattı.

Özellikle Çernobil hadisesinin yaşandığı dönemde en fazla radyasyonun olduğu iddia edilen Pazar, Çayeli, Ardeşen ve Fındıklı ilçelerinde halkı dinlediklerini, daha sonra maden şehri Gümüşhane'ye gittiklerini anlatan Aydın,

''Gümüşhane'de de madenlerin insan sağlığı üzerinde bir etkisi olup olmadığı ve işletme boyutunda olan madenlerin çevreyle temasının nasıl olduğu konusunda incelemelerde bulunduk'' dedi.

Bölgedeki izlenimlerini aktaran Aydın,

''Uluslararası kanser değerlendirmesini yaptığımız zaman bu bölgenin hem diğer ülkelerle hem de Türkiye'nin diğer bölgeleriyle bir farklılığı olmadığını gördük. Bu konuda Ankara'daki bilim insanlarından aldığımız veriler de buydu, burada aldığımız veriler de bunu gösteriyor'' dedi.

-''EMAREYE RASTLANMADI''

Aydın, Çernobil faciasının bölgedeki kanser vakalarında artışa neden olup olmadığı konusunda şu tespitlerde bulunduklarını açıkladı:

''1986'dan beri bölgede özellikle psikolojik travma diyebileceğimiz boyutta karmaşaya, insanların psikolojisini dahi karıştıran ya da sorunlara neden olan Çernobil ile ilgili olarak hem Atom Enerjisi Kurumundan hem de diğer üniversite verilerinden, Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Dairesi, TÜİK verilerinden ve bölgede yaptığımız incelemelerden de Çernobil faciasının bölgemizdeki kanser vakalarını artırdığına dair bir emareye rastlanmadı. Çünkü buradaki tüm vakalar, Türkiye'nin her yerinde olduğu benzerlikte. Herhangi bir artışa neden olmadığını tespit ettiğimizi paylaşmak istiyoruz.''

Türkiye'deki kanser vakalarına bakıldığında erkeklerde 'akciğer', kadınlarda 'meme' kanseri gibi kanser türlerinin önlenebilir olduğunun görüldüğünü söyleyen Aydın, şunları kaydetti:

''Dünyadan farklılığımız bu. Bizdeki önde olan kanser vakaları, önlenebilir durumda. Özellikle akciğer kanserinin önemli bir oranda, yüzde 80'ler oranında sigaraya bağlı olduğu biliniyor. Sigarayla ilgili kanunun daha katı kurallarla uygulanması açısından eğer eksiklik varsa bunların giderilmesini arzu ediyoruz. Bu konuda Türkiye'nin dikkat etmesinin gerekli olduğunu belirtiyoruz komisyon alarak. En önemli unsur sigara.. Diğer taraftan da ön taramalarla ve toplumsal bilgilendirmelerle, erken tanıyla yüzde 100 yaşamın sağlanabileceği meme, prostat, mide, bağırsak kanserleri konusunda toplumsal bilgilendirmenin artırılmasına ihtiyaç olduğunu gördük.''

Aydın, Komisyonun 4 aylık çalışmasını 3 Aralık'ta tamamlayacağını ve hazırlayacakları raporu Meclis Genel Kurulu'na sunacaklarını belirtti.

Komisyonun Trabzon'daki temaslarına TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Cevdet Erdöl de katıldı.

www.61haber.com - 29.11.2010